Turuncu Pencere

YAĞMUR

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Yağmurlu zamanlarda arabanın içerisinde olmayı ve gezmeyi çok severim. Sileceklerin; damlaları kenarlara atmasını seyretmek bana mutluluk verir. Aracın içerisinden dışarıyı seyretmek de ayrı bir his.

Yağmurun şiddeti halk arasında bardaktan boşanırcasına derler ya hani öyle bir akşam…

İçim kabarmış dışarı atmışım kendimi. Aracın içerisinde oturdum etrafımı seyrediyorum. Turuncu bir renk arıyorum aslında. Bana doğru hareket edecek.

Ancak her yer karanlık. Sadece bir ışık huzmesi var ve meleklerin indirdiği yağmur tanelerinin görüntüsü.

Ne kadar mutlu olmuştum. Kendi kendime ‘Sen bu dünyadaki en şanslı insansın’ demiştim. Şu güzel manzara da şu güzel ortam da rahmetle yağan yağmur altında…

Şimdi yağmur her cama vurduğunda gözümün önüne o sahne gelir. Bir ağaç altı yolculuğu gibidir o.

Ve fakat geçmişte yaşanan bu rüya gibi anların geri gelmeyeceğini bilmek incitiyor insanı. Aslında, yeni anların da olacağını ve o onlardan kat be kat güzel olacağını anlamak gerekiyor.

Hayata güzel bakmak böyle bir şey galiba…

Yağmurdan sonra doğanın kokusu gibi her ne yaşanırsa yaşansın size bıraktığı sadece güzelliklere odaklanın.

O güzel anlarda siz vardınız. Sevdikleriniz vardı. Hatıraların bıraktığı özleme aldanıp kendinizi incitmeye gerek yok.

Çünkü hayat çok güzel…

YAĞMUR
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bizi Takip Edin