TBMM‘de Türk Ticaret Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi‘nin görüşüldüğü genel kurulda MHP Yozgat Milletvekili İbrahim Ethem Sedef söz alarak, Yozgat ve ilçelerinin taleplerini dile getirdi.
“Değerli milletvekilleri, yapılan bu düzenleme işleyişi kolaylaştıracak, esnafımızı ve tüketicilerimizi korumaya yönelik önemli bulduğumuz değişiklikleri hayata geçirecektir. Son dönemde, stokçuluk ülkemizde ve dünya genelinde ciddi bir sorun hâline gelmiştir. Bu sorun, tüketicilerin temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanmasına, fiyatların gereksiz yere yükselmesine neden olmaktadır. Stokçuluk, mal veya hizmetlerin talep artışı beklentisiyle depolanması ve daha sonra yüksek fiyatlarla satılması anlamına gelmektedir. Bu durumda tüketicilerin ihtiyaç duyduğu ürünlere erişimi kısıtlanırken fiyatlar da fahiş seviyelere çıkmaktadır. Özellikle, salgın ve doğal afetler gibi olağanüstü durumlarda stokçuluk daha da yaygın hâle gelmektedir. Görüştüğümüz bu düzenlemeyle stokçuluğun engellenmesi için etkili bir denetim mekanizması oluşturulmaya çalışılmaktadır. Bu vesileyle, ilgili bakanlık yetkilileri tarafından yapılan denetimler sıkılaştırılmalı ve stokçulara göz açtırılmamalıdır.
Bunun yanı sıra, tüketici bilincinin artırılması da stokçuluğun engellenmesinde etkili bir yöntemdir. Tüketicilerin haklarını bilmeleri ve fahiş fiyat uygulayan işletmeleri ilgili kurumlara bildirmeleri de önemlidir. Bu konuda medya ve sivil toplum kuruluşları da daha aktif görev almalıdır. Bilgilendirme kampanyaları sıklıkla düzenlenmeli, tüketicilerin şikâyetlerini iletebildikleri mekanizmalar daha aktif çalıştırılmalıdır. Yerel üretimin desteklenmesi de stokçuluğun engellenmesinde önemli bir faktördür. Ülkemizin kendi kaynaklarını kullanarak üretim yapması, dışa bağımlılığı azaltacak ve piyasa arzının artmasını sağlayacaktır, bu da fiyatların kontrol altında tutulmasına yardımcı olacaktır.
Yaşadığımız pandemi ve asrın felaketi olan 6 Şubat depremi sonrasında acımıza ortak olmak ve yaralarımızı sarmak için çaba sarf etmek yerine bu durumu fırsata çevirenlere karşı devletimiz sert yüzünü göstermelidir. Stokçuluk toplumun genel refahını olumsuz etkileyen bir sorundur. Bu sorunu çözmek için yediden yetmişe toplumun bütün bireyleri üzerine düşen görevleri yerine getirmelidir.
Düzenlemeler içerisinde yer alan diğer bir konu da kapalı pazar yerlerinin kiralanması hususu. Maalesef bu konu suistimal edilmiş, pazarcı esnafı tarafından kullanılması gereken ticaret alanları üçüncü kişilerin eline geçmiş ve pazarcı esnafımız bu alanları konuyla alakası olmayan üçüncü şahıslardan kiralamak zorunda kaldıkları, ilgili kurumlarımızca tespit edilmiştir. Ayrıca, bu yerlerin pazarcı mesleği dışındaki kişiler tarafından yatırım aracı olarak ele geçirilmesi, kapalı pazar yerlerindeki satış yerlerinin kira fiyatlarının yükselmesine neden olmuştur. Bu düzenlemeyle yaşanan sorunların önüne geçilmesi hedeflenmektedir. Kapalı pazar yeri alanlarının pazarcılara yüksek fiyatlarla kiralanmasına neden olan sınırlı ayni hak yöntemiyle kiralama usulü kaldırılarak tahsis usulü benimsenmektedir. Böylelikle pazarcı esnafımızın maliyetleri düşecek, bu durum vatandaşlarımıza olumlu yansıyacaktır.
Değerli milletvekilleri, saha çalışmalarımız sırasında da pazarcı esnafımızın bizlere ilettiği diğer sorunlardan da bahsetmek istiyorum. Kapalı otopark ve diğer sosyal donatıları bulunan az sayıdaki kapalı pazar yerlerinin dışında çoğu pazar yerinde altyapı eksiklikleri bulunmakta ve hijyen koşulları sağlanamamaktadır. Bu durum hem pazarcı esnafı hem de tüketicilerimizi olumsuz etkilemektedir.
Bunun yanı sıra, pazarcı ve yerel esnafımızın vergi yükü de oldukça ağırdır. BAĞ-KUR primleri ve gelir vergisi oranlarının makul seviyelere indirilmesi ve vergi sisteminin yeniden gözden geçirilmesi gerekmektedir. Ayrıca, esnafımıza yönelik vergi teşvikleri gibi desteklerin sağlanması da sektörün gelişimine katkı sağlayacaktır. 3 harfli market zincirleriyle başı belada olan küçük esnafımıza bu konuda pozitif ayrımcılık yapılmalıdır. Bununla birlikte, pazarcı esnafının eğitim ve danışmanlık hizmetlerine erişimi de sağlanmalıdır. İşletme yönetimi, pazarlama stratejileri ve müşteri ilişkileri gibi konularda eğitim alabilen pazarcılar işlerini daha verimli yürütebileceklerdir.
Değerli milletvekilleri, konuşmanın bu bölümünde seçim bölgem Yozgat’tan, hemşehrilerimizden bize iletilen taleplerin bir kısmını burada sizlere anlatmak istiyorum. Geçtiğimiz ay Tokat ilimizde merkez üssü Sulusaray olan 5.6 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Öncelikle bu depremde zarar gören tüm vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Bu depremden Yozgat ilimize bağlı Kadışehri ilçemiz ve Akdağmadeni ilçemizin çeşitli köyleri de etkilenmiştir. Çalışma arkadaşlarımızla bölgeyi ziyaret ederek oluşan hasarı yerinde gözlemledik. Deprem sonrası Kadışehri ilçemizde ayrıca bir de sel felaketi yaşandı. Yaşanan taşkınla yollar dâhil alt ve üstyapılar zarar gördü. Alanın afet bölgesi ilan edilerek bir an önce yaraların sarılması, taleplerimiz arasındadır.
Değerli milletvekilleri, daha önce de Genel Kurulda yaptığım konuşmada ifade ettiğim üzere çevre illerimize nazaran geri kalmış olan seçim bölgem Yozgat’ımızın gelişiminin önünün açılabilmesi için teşvikte 6’ncı bölgenin avantajlarından yararlandırılması gerekmektedir. Bu, Yozgat’ımız için elzemdir. Yozgat’ımızın 6’ncı bölge kapsamına alınması durumunda devletin yatırıma katkı oranı yüzde 60’a, kurumlar vergisi ve gelir vergisi indirimi yüzde 90’a; sigorta, prim, işçi hisse desteği on yıla çıkacaktır. Yozgat’ımız yatırım yapılabilir iller arasında ön plana çıkma şansını yakalayacaktır. Biz de Yozgatlı hemşehrilerimiz adına ilgili bakanlığımızdan çözüm üreteceğini ümit ediyor ve 6’ncı bölge teşvikten yararlanmak istiyoruz.
Değerli milletvekilleri, 14 Mayıs -dün- Dünya Çiftçiler ve aynı zamanda Eczacılar Günü‘dür. Emekle hayat mücadelesi veren çiftçilerimizin Çiftçiler Günü‘nü ve tüm eczacılarımızın Eczacılar Günü’nü kutluyorum. Liderimiz Devlet Bahçeli Bey’in dün grup toplantısında Çiftçiler Günü’yle ilgili yapmış olduğu, dile getirmiş olduğu konuşmada ‘Çiftçimizin kullandığı mazottaki ÖTV ve KDV‘nin kaldırılması ve çiftçilerimize verilen gübre ve mazot desteği bütçe imkânları dahilinde yükseltilmelidir. Toprağında çift süren, umutla biçerdöverin tarlasına girmesini bekleyen, sabırla çaresizliklere direnen çiftçilerimize ne versek ne yapsak yetersizdir’ dedi.
Son olarak, seçim bölgem Yozgat’tan ilçe ve beldelerimizden bize iletilen doğal gaz hizmetinden yararlanma taleplerini de dile getirmek istiyorum. Yenifakılı, Kadışehri ilçelerimiz ve bunlara bağlı Baydiğin, Oluközü, Belekçehan, Ovakent, Uzunlu, Sırçalı, Yamaçlı, Yenipazar, Konuklar, Özükavak, Halıköy, Dedefakılı, Karayakup, Eymir, Çiğdemli, Araplı, Yeniyer, Bahadın, Umutlu beldelerimizin doğal gazla buluşturulmasını Yozgatlı hemşehrilerimiz yine bizlerden talep ediyorlar. Sözlerimi tamamlarken, Türk Ticaret Kanunu için yapılan bu kanun teklifini Milliyetçi Hareket Partisi olarak desteklediğimizi belirtiyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum” dedi.